Çalışmaktan Kaçınma Hakkı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 13. Maddesinde; çalışanların ciddi ve yakın bir tehlike ile karşılaşması durumunda, bu durumu işyeri yetkili organına bildirerek, önlem alınıncaya kadar fiilen çalışmama hakkını ifade eder.
Çalışmaktan Kaçınma Hakkının Kullanılması
Çalışmaktan kaçınma hakkının ortaya çıkması için belirli şartların oluşması ve belirli süreçlerin izlenmesi gerekmektedir.
- Çalışma ortamında ciddi ve yakın bir tehlikenin ortaya çıkması gerekir.
- Ciddi ve yakın bir tehlike ortaya çıktıktan sonra çalışan bu durumu İş Sağlığı ve Güvenliği Kuruluna, kurulun bulunmadığı yerde işverene bizzat başvurarak bildirmek zorundadır.
- Kurul acil toplanarak, işveren ise derhal durumun hayati tehlike içerip içermediğine karar verir.
- Durum çalışana ve çalışan temsilcisine bir tutanakla bildirilir. Kararın hayati tehlike olması durumunda çalışan önlem alınana kadar çalışmaktan kaçınabilir.
- Çalışanın bu sürede çalışmadan geçen sürelere ait ücretleri ve diğer alacakları ödenmeye devam edilir.
Ciddi ve yakın tehlikenin önlenemez olması durumunda çalışan derhal güvenli bir bölgeye gider. Bu hareketinden dolayı çalışanın hakları kısıtlanamaz.
- Çalışanın talep etmesine rağmen gerekli önlemlerin alınmaması durumunda, çalışanların iş sözleşmelerini “Haklı Nedenlerle Fesih Hakkı” doğar. Bu durumda çalışanın Kıdem Tazminatı diğer alacaklarının ödenmesi gerekmektedir.
İşyerinde İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununun 25. Maddesine (İşin Durdurulması) göre Bakanlık İş Müfettişlerince işin durdurulması durumunda, bu madde hükümleri uygulanmaz.
İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununa göre İşyerinde İşin Durdurulması yazımızı inceleyerek, son paragraftaki durumda olanların ücret alacaklarının ne olduğunu öğrenebilirsiniz.